Gözlerimde senin izlerin,
Dilimde yarım kalmış sözlerin.
Bir avuç sevgiydi istediğim,
Sen, onu bile çok gördün kalbime.
Yolumun taşlarını sen dizdin,
Umudu sen kırdın ellerimden.
Ben sevdaya ekmek gibi muhtaçtım,
Sen açlığımı görmezden geldin.
Bir avuç sevgiydi,
Bir yudum merhamet,
Bir dokunuş,
Bir bakış kadar sade.
Ama sen…
Beni susuz bıraktın çölde,
Yalnızlığın ortasında.
Küçücük bir tebessümle büyüyebilirdim,
Bir çift güzel sözle yeniden filizlenebilirdim.
Ama sen,
Sevgini zincirledin,
Kalbini bana kapattın.
Şimdi ellerim boş,
Avuçlarımda sadece kırık hayaller,
Ve yüreğimde hiç sönmeyen sızı.
Bir avuç sevgiydi istediğim…
Beni ondan da mahrum bıraktın.
Geceleri yıldızlara sordum seni,
Cevapsız döndü gökyüzü.
Rüzgâra bıraktım adını,
O bile taşımak istemedi yükünü.
Bir avuç sevgiden büyürdü bir ömür,
Bir damla şefkatle dolardı bir deniz.
Senin cimriliğin değil,
Senin suskunluğun değil,
En çok da yokluğun öldürdü içimdeki baharı.
Şimdi anlıyorum:
Sevgi, bazen dilde bir yemin,
Bazen gözde bir ışık,
Ama senin kalbinde bir hiçmiş.
Ben mi?
Ben hâlâ bir avuç sevgiye muhtacım,
Ama senden değil artık…
Gönlüm, kendi yaralarını okşar,
Ve bil ki;
En kurak topraklarda bile,
Bir gün mutlaka açar yeni bir çiçek.